İslam düşüncesinin temelleri vardır fakat sınırları yoktur

İslam düşüncesinin temelleri vardır fakat sınırları yoktur

14.03.2011

Şeniz Ayaz | İslam Düşüncesi

 

Merak edilen birçok konunun yer aldığı, konu çeşitliliğinin çok olduğu bir kitap İnsan ve İslam.

Üç bölümden oluşan kitabın ilk bölümünde İslam, Tarih ve Adem'in Öyküsü işlenmiştir.

İslami terminolojiye göre her toplumsal sistem DE* bir "din"dir. Allah indinde ise din yalnızca İslam'dır. İslam fıtrat dini, yani insanın üzerinde yaratılmış olduğu ahlakın kendisidir. Yazar İslam'ı iktisadi, sosyolojik, hakikat vb. yönleriyle ele almıştır. Yazar, islam dininin özelliklerine değinmekte ve İslam'ın tüm insanlığa açık olduğu, herkesin anlayabileceği bir özelliğe sahip olduğu, herkese eşit davranan bir din olduğunu vurgulamaktadır.

"Tarih nedir" başlığında insanın yaratılış tarihi ve yeryüzüne inişi anlatılmaktadır. "Kuran insanın ya da tarihin başlangıcını Adem'e kadar götürür. Adem ve eşi cennette yaşamaktadırlar. Ancak onlar bir yasağı çiğnerler." Bu bağlamda tarihsel bir kimliği olan tek canlı insandır. Bu tarihsel boyutta toplumdan topluma değişecektir. Ümit Aktaş bu durumu da dinlere göre açıklamaktadır. "O halde tarih nedir? Tarih doğaya bir eklemlenme olmadığı gibi doğal düzenin yeknesak bir devamı da değildir. Açıktır ki tarih doğadan bir kopuştur." diyen Aktaş'a göre insanın tarihi ise cennetten çıkışla başlar.

"O nedenle Adem(a.s.) isyankar değil hatalıdır. Acele etmiştir çünkü. Ama insani yürüyüşün yolları hataların kazandırdığı deneyimlerle donatılmıştır. Yani insan oğlu eğer çatışmacı, çelişkili, hatalar ve engellerle dolu bir yola koyulmazsa, hep çocuk kalacak, büyüyemeyecektir bir türlü."

İnsan ve kainat*

İnsan ve kainat birbirini tamamlayan iki önemli unsurdur. Kainatın temelini oluşturan en önemli varlık insandır. İnsanı kainattaki diğer varlıklardan, canlılardan ayıran düşünme sistemine sahip oluşudur. "İnsan beynini hayvan beyninden ayırdeden temel fark, organik bilincin düşünsel bilince dönüşümüdür." Aynı zamanda insan toplumsal olandır. Toplumsalı oluşturmuş, zamanla kendi oluşturduğu değerleri aşmış ve kainata yön vermiştir. "İnsanın dışındaki tüm yaratılmışlar kendilerine gömülmüşlerdir. Bütünlük içerisinde ve dışa kapalıdırlar. Ama insan bilinci ve ruhuyla (sezgisel bilinç) kainata ve ötesine açılmıştır..." Kainat ve Kuran konularına bu açıdan yaklaşan Aktaş her ikisinin ortak bir alanda birleştiklerine yani insan üzerinde birleştiklerine de değinmiştir.

Beşer ve İnsan başlığında insanın toplumsal yönüne vurgu yapılmış, erkek ve kadının özellikleri açıklanmıştır. İslam dininin ve batı toplumlarının kadın ve erkeğe dair yaklaşımları yansıtılmıştır. İslam dini kadına birçok hak vermiştir. Mesela İslam kadına ticari konuda şahitlik, miras hukukundan yararlanma gibi haklar sunmuştur. Birçok batı toplumunda kadının dövülmesi meselesi yaygınken İslam dini kadının korunmasını esas kılmıştır. Yazar bu konuda hem Kuran'dan hem de batı dünyasından örnekler vermektedir.

Ümit Aktaş İslam düşüncesini tarihselliği içerisinde açıklamıştır. İslam dini insanları hep akletmeye davet etmektedir. "İslam düşüncesinin temelleri vardır fakat sınırları yoktur. Ufku zamanın ufku gibi, gaybi müdahalelerin bilinmezliği dışında, insanın özgürce girişimlerine açıktır." Bu İslami düşüncenin korunması gerekliliğine vurgu yapmıştır: "İslami düşüncenin ve zihniyetin korunması ondört asır öncesi söylemine dönmekle değil, on dört asır önceki hitabın günümüz söylemselliği içerisinde anlaşılması ve ifadesiyle mümkün olur."

Batı toplumlarının özelliklerini analiz eden Ümit Aktaş, bu toplumların bazı olumsuz özelliklerini de belirtmiştir.

Kitabın üçüncü bölümünde bazı temel İslami kavramlar tanımlanmıştır ve bu kavramların İslamdaki yeri tartışılmıştır. Bu kavramlar şunlardır: tevhid, adalet, imamet (önderlik), ibadet, cihad, şahadet, kitap, infak ve zekat.

Aktaş'a göre bu kavramlar nedir?

Tevhid: Tevhid deyince aklımıza gelen ilk söylem "La ilahe illallah." Öncelikle "la ilahe" diyerek tüm ilahları temizlemek gerekir hayatımızda ki "illallah" söylemi anlamını bulsun. Aktaş'a göre; "Tevhid, kısaca "La ilahe illallah" cümlesinde özetlenmiştir. Bu ise kısaca Allah'ı birlemek ve Allah'ın dışında ilahlık ya da rab'lik arzeden tüm otorite, kurum, dini gelenek, şahıs, fikir ve alışkanlıkları reddetmek ve terketmektir." Yazar, tevhid ne değildir matığından hareketle tevhidi açıklamaktadır.

Adalet: "İnsan etik, politik, estetik, psikolojik ve sosyolojik yönleriyle birlikte, her şeyden öte kainata ve Allah'a açık bir varlık olarak, kendisini ifade etmek ve gerçekleştirmekle yükümlü bir varlıktır. İşte adalet, insanın tüm bu veçhelerinin birlikte ve bir bütün olarak değerlendirilmesi anlamına gelmektedir."

İmamet(Önderlik): "Önderlik her şeyden önce bir öne çıkma, "Rabbim beni önder kıl" deme cesareti, liyakati ve sorumluluğu anlamına gelmektedir."

İbadet: "...ibadet, Allah için Allah ile birlikte ve Allah'a doğru bir davranış bilinci ve sorunluluğu ile yapılan amellerdir."

Cihad: Ümit Aktaş bu başlıkta cihadın bir savaş durumu olmadığını Kuran'dan ayetlerle örneklendirmiştir ve cihadın iman etmeyi gerektirdiğini izah etmiştir.

Şahadet: "Amaçlı, her tür kişisel çıkardan arınmış, salt ilahi hedeflere ulaşmak ve ilahi doğruların yerleşmesi adına benimsenen ölümün gerçek anlamda bir ölümsüzlük olduğunun ortaya çıkarılmasıdır." Aynı zamanda şehid kavramı üzerinde de durulmuş ve İslam tarihinde şehid kavramının hangi anlamlara geldiğine değinilmiştir.

Kitap: İslam'ın temel kitabı Kuran'dır. "Kitap ehli olmak, vahyi bir öğretiyi izlemek anlamı yanındai kitapla hemhal olmak, kitabi olmak, kitabı hayatının eksenine yerleştirmek anlamlarını da içermektedir. Çünkü bu her ne olursa olsun, kitabı hayatlarının merkezine yerleştirmiş toplumlar, her şey bir yana, birer bilinç toplumudurlar."

İnfak ve Zekat: "Zekat arınmaktır. Tıpkı namaz gibi. Ama bu kez arınan yalnızca beden, zihin ve kalp değildir. Maddi, beşeri ve maşeri varlığımızdır. O nedenle zekat birçok açıdan namazdan daha zor ve daha önemli bir yükümlülüktür."

Genel anlamda yazarın incelediği başlıklar ve bakış açısına baktığımızda din olgusunu -özellikle İslam dinini- tarihsel bir süreç bağlamında ele almıştır. Okuyuca farklı bakış açıları sunmakta yazar ve okuyucuyu kafa yormaya davet etmekte. İslam hakkındaki bilgilerimizin tozunu almak, geçmiş bilgilerimizi silkelemek ve canlandırmak adına okunası bir kitap.

İnsan ve İslam
Ümit Aktaş
Okur Kitaplığı
215 Sayfa

http://www.kitaphaber.com.tr/insan-ve-islam-umit-aktas-k428.html